Devletler harcama yapmaktan kaçınamazlar çünkü varoluş amaçları belirli hizmetlerin gerçekleştirilmesidir. Bu hizmetlerin maliyeti git gide artar. Durum böyle olunca devletin oldukça büyük bir kaynağa yani paraya ihtiyacı var. Bu parayı nasıl elde edebilirim diye düşünüyor. Vergileri mi artırmalı? Özel kesimden borç mu istemeli? Özel kesimden iç borç alındığında ortaya dışlama etkisi çıkacaktır.
Devlet, kaynak bulma amacıyla iç borçlanma yoluna gitsin. Böylece belirli bir faiz oranı üzerinden kişilerden borç alsın. Azalan birşeyin fiyatı artacaktır. Devlet, özel kesimden borç aldıkça piyasada bulunan para azalacak. Faiz de paranın fiyatı olduğundan faizler yükselmeye başlayacaktır. Faizler belirli bir seviyeyi aştığında ise özel sektör için yatırım yapmak, bu yatırımı en basit olarak fabrika kurmak olarak düşünebiliriz, daha az karlı olacaktır. Örneğin yatırımcı 100 TL'ye kuracağı fabrika, yıllık %10 kar getirecekken; faizlerin yükselerek %10'u aşması durumunda, yatırımcı fabrika kurup 10 TL kar etmek yerine devlete borç verip 10 TL'den daha fazla para kazanmak isteyecektir. İkinci bir durum ise yatırım yapmak amacıyla kaynağa ihtiyacı olan yatırımcı borçlanacaktır. Faizler yüksek olduğunda ise bir fabrikayı kurmak için maliyet artacaktır. Örneğin yıllık %10 kar eden bir fabrikayı %7 faizli bir kredi ile kurmak mantıklıdır ve kabaca yatırımcı fabrika kurma emeğinin karşılığı olarak % 3'lük bir getiri elde edecektir. Fakat faizler yükselip %10 seviyesini aştığında yatırımcı fabrikayı kurduğunda zarar edecektir. Bu durumlar ortaya çıktığında özel sektör yatırımları düşecek ve sonuç olarak üretim azalacaktır. Böylece özel sektörün dışlanması söz konusu olacak ve dışlama etkisi ortaya çıkacaktır.
Devlet, kaynak bulma amacıyla iç borçlanma yoluna gitsin. Böylece belirli bir faiz oranı üzerinden kişilerden borç alsın. Azalan birşeyin fiyatı artacaktır. Devlet, özel kesimden borç aldıkça piyasada bulunan para azalacak. Faiz de paranın fiyatı olduğundan faizler yükselmeye başlayacaktır. Faizler belirli bir seviyeyi aştığında ise özel sektör için yatırım yapmak, bu yatırımı en basit olarak fabrika kurmak olarak düşünebiliriz, daha az karlı olacaktır. Örneğin yatırımcı 100 TL'ye kuracağı fabrika, yıllık %10 kar getirecekken; faizlerin yükselerek %10'u aşması durumunda, yatırımcı fabrika kurup 10 TL kar etmek yerine devlete borç verip 10 TL'den daha fazla para kazanmak isteyecektir. İkinci bir durum ise yatırım yapmak amacıyla kaynağa ihtiyacı olan yatırımcı borçlanacaktır. Faizler yüksek olduğunda ise bir fabrikayı kurmak için maliyet artacaktır. Örneğin yıllık %10 kar eden bir fabrikayı %7 faizli bir kredi ile kurmak mantıklıdır ve kabaca yatırımcı fabrika kurma emeğinin karşılığı olarak % 3'lük bir getiri elde edecektir. Fakat faizler yükselip %10 seviyesini aştığında yatırımcı fabrikayı kurduğunda zarar edecektir. Bu durumlar ortaya çıktığında özel sektör yatırımları düşecek ve sonuç olarak üretim azalacaktır. Böylece özel sektörün dışlanması söz konusu olacak ve dışlama etkisi ortaya çıkacaktır.